Viranşehir Devlet Hastanesi'nde hemşireler ve ebelerin, görev tanımlarının dışında çalışmaya zorlandığı iddia edildi.

Hemşireler ve Tüm  Sağlık Profesyonelleri Çalışanları Sendikası (HEP-SEN) Şanlıurfa Şubesi bu duruma tepki göstererek hastane önünde basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, bir süre önce ebe ve tıbbi sekreterlerin doktorluk mesleğine özgü görevleri yerine getirmesi istendiği ve bu durumun hukuksuz bir şekilde dayatıldığı belirtildi.

Açıklamanın tamamı şu şekilde:

"Bir süre önce ebe ve tıbbi sekreterlerin profesyonellikleri dışında order girmek, epikriz yazmak ve reçete yazmak istemedikleri ama idarenin hukuksuz bir şekilde baskısıyla zoraki yaptırıldığı bilgisi tarafımıza ulaşmıştır. Bu durumu araştırıp hastane yönetimiyle görüştüğümüzde sorunun çözüleceği söylenmiş ancak sorunların devam etmesi üzerine sorunun vatandaşın sağlığı lehine çözülmesi istemiyle il sağlık müdürlüğü ile görüşülmüştür.  Müdürlük hastane yönetimine ilgili kişilerle toplantı yapılarak sorunun çözülmesi talimatını vermiştir. 

Yani talebimiz haklı ve makuldür. Her meslek ferdi kendi görev yetki ve sorumluluğu alanında çalışmalıdır. Bu hukukun bir emridir. Aksi bir durumda yetkisizlik ve karmaşa yaşanacak, vatandaşlarımız maalesef mağdur olacaktır. Biz sağlık emekçileri ve Hep-Sen ailesi olarak vatandaşımızın sağlık hizmetine ulaşımında aksaklıklar yaşamasını istemiyoruz. Ancak hastane yönetimi gerçekleştirdiği toplantıda çözüm yolları yerine aba altından sopa gösterircesine ‘Bunları yapmazsanız doktorlar size kızabilir, haklılardır’ ifadesini kullanmışlardır. Ayrıca acilde sütur yani açık yaraya dikiş atmayı reddeden hemşirelere yapılanları anlatarak gözdağı vermeye çalışmışlardır. Ali kıran baş kesenler siz kimlere gözdağı vermeye çalışıyorsunuz? Tüm bunlar yetmezmiş gibi bu işleri reddeden ebe ve tıbbi sekreter, apar topar eğitim adı altında 100 km uzaklıktaki merkez hastaneye görevlendirildiler. Değerli kamuoyu sizlere soruyorum, personel eksikliğinden yanıp yakınan hastanenin başka hastaneye personel göndermesi hangi akla mantığa sığar? Bunun adı hakkını arayanı ezmektir! Burada idarecilerin keyfi uygulamaları mı yoksa T.C. devletinin hukuku mu geçerlidir? Unutmayın! Bu hukuksuzluğa sessiz kalan, müdahale etmeyen yönetim ve sendikalar bu suçun ortağıdır. 

GÖREV DIŞI ÇALIŞMAK İSTEMİYORUZ! 

Bu sorunlardan dolayı sayfalarca tutulan tutanakları görmezden gelen hastane yöneticileri, bu insanların huzursuz ortamda çalıştırarak mesleklerinden soğuttuğunuzun, sağlık hizmeti sunumlarına ket vurduğunuzun farkında mısınız? Mahalle bakkalı değil bir kamu kurumunu, devletin size emanet bir hastaneyi yönettiğinizi unutmayın! Mobbing bu boyutlara gelmişken, liyakat daha beter! Üç yıldır servis sorumluluğu ve süpervizörlük yapan Mehmet hemşire düne kadar yaptığı işler nedeniyle idare tarafından takdir edilirken bugün iki görevine de son verilmiştir. Sebebini araştırdığımızda hemşirenin, doktor yerine kaşe basıp imza atmadığı ortaya çıkmıştır. Soruyorum sizlere görev yetki ve sorumluluklarına göre çalışmak ne zaman suç oldu? Bildiğiniz üzere her yıl mayıs ayında yetkili sendika belirlenir. Bu hastanede yetkili sendika belirlendikten sonra yıllardır çalışan tüm süpervizörler görevlerinden alınıp yerlerine yetkili sendikanın temsilcileri getirilmiştir. Yetkili sendika, çalışanın menfaatini korumak yerine kendi çıkarlarını düşünmüştür. Bu durumu gayet normal gören il sağlık müdürlüğü ve hastane yönetimi liyakatsizliğin baş yapıtını oluşturmuşlardır. Oysa bizler çalışanların işlerine istekli gelmesini ve mutlu ayrılmasını önemseyen bir yönetim istiyoruz.

 LİYAKATSİZ YÖNETİM İSTEMİYORUZ!

 Bu minvalde bakanlığımız ve il sağlık müdürlüğünden 

1. çalışanların görevleri dışında çalıştırılmamasını, 2. yöneticilerin sendikalara göre değil adil ve liyakate göre belirlenmesini, 3. mevzubahis tüm olayların soruşturulmasını talep ediyoruz. Dinlediğiniz tüm sorunların çözümü için defalarca hastane yönetimi ve il sağlık müdürlüğü ile görüşme yapılıp sonuç alınamadığı için basın açıklaması kaçınılmaz bir seçenek olmuştur. Saygıdeğer kamu emekçileri, amacımız liyakatin ve meslek barışının sağlandığı bir sahada çalışmak. Ancak bir mesleğin rahat etmesi için diğer mesleklere zulüm edercesine, mobbingle, dayatmayla çalıştırılmasına her zaman karşı çıkacağız. Ezmeye çalıştıkları tüm kamu çalışanlarının yanında olacağız, tek bir geri adım atmayacağız. Son olarak bu sorunlar çözüme kavuşturulmazsa Hep-Sen, üyelerini ve sahayı asla kaderine terk etmeyecek, gerekirse yine gelecek, hep gelecek, HEPSEN gelecek…"

ŞANLIURFA (UHA) - MEHMET KARAKEÇİLİ