Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 26. yıldönümünde yaptığı açıklamada, Türkiye’de afet yönetiminde ciddi zaafiyetler bulunduğunu belirtti.
Dr. Tatar, geçen yıllara rağmen Marmara Depremi’nden çıkarılan derslerin kâğıt üzerinde kaldığını vurguladı. Sahte diploma skandallarının yalnızca eğitim sistemini değil, afet yönetimini de tehlikeye attığını ifade eden Tatar, “Orman yangınları, Balıkesir Sındırgı’da meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki deprem ve Ankara Etimesgut merkezli sarsıntılar, Türkiye’nin afetlere ne kadar hazırlıksız olduğunu gösteriyor” dedi.
“Doğa Değil, Yönetim Zafiyeti”
Deprem, sel, kuraklık ve heyelan gibi doğal olayların kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Tatar, “Bu olayların felakete dönüşmesinin nedeni doğa değil, yönetim zafiyetidir. Türkiye her defasında afetlere hazırlıksız yakalanıyor, büyük can ve mal kayıpları yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
“Sahte Diplomalarla Afetlere Davetiye Çıkarılıyor”
Liyakatten uzak, denetimsiz ve sahte diplomalarla doldurulan kadroların kamusal denetimi zayıflattığını dile getiren Tatar, “Denetimden uzak, liyakatsiz kadroların sorumluluğunda yürütülen sistem, afetleri önlemek yerine felaketlere davetiye çıkarıyor” dedi.
Çözüm Önerileri: Ulusal Afet Risk Yönetimi
Türkiye’nin afetlere karşı kırılganlığını azaltmak için ulusal, ekolojik temelli ve katılımcı bir afet risk yönetim sistemi kurulması gerektiğini söyleyen Dr. Tatar, şu önerilerde bulundu:
-
Afet risk yönetimi yalnızca binalarla sınırlı olmamalı, sosyal ve ekolojik boyutlar da dikkate alınmalı.
-
Yerel yönetimler, afet risk azaltma ve müdahalenin ana aktörü haline getirilmeli.
-
Afet hizmetleri sosyal yardım değil, ülkenin geleceğine yapılan yatırım olarak görülmeli.
-
Bağımsız bir “Afet Fonu” kurulmalı.
-
“Afet, Acil Durum ve İklim Değişikliği Bakanlığı” oluşturulmalı.
-
İmar ve yapı denetim mevzuatı, jeoloji biliminin katkısıyla yeniden düzenlenmeli.
-
Tüm illerde diri fay hatlarını gösteren afet tehlike haritaları hazırlanmalı.
-
Mikro bölgeleme, jeoteknik etütler ve risk modellemeleri zorunlu hale getirilmeli.
“Risk Azaltma Politikaları Şart”
Açıklamasını, “Doğa olaylarını durduramayız ama felakete dönüşmelerini engelleyebiliriz” sözleriyle tamamlayan Dr. Tatar, merkezi ve yerel yönetimlere çağrıda bulunarak, risk azaltma politikalarının acilen hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
UHA Haber Merkezi - REMZİ YILDIRIM
SON YAZILAR