2 Temmuz Sivas katliamına nasıl gelindiğini ve tarihsel süreci incelememiz gerekir.30 Kasım 1925 tarihinde Tekke, Zaviye ve Türbelerin kapatılması dair 677 Sayılı Kanun’la Dergâhların tümü yasaklandı, kapatıldı, mal varlıklarına el konuldu. Aleviler, Cumhuriyet döneminde de her türlü katliam, sürgün, baskı, iftira ve asimilasyon politikalarıyla karşı karşıya kaldılar. Hiçbir zaman hukuki olarak yani yasal-anayasal çerçeve içinde Alevi olarak yani kendileri olarak eşit yurttaş statüsünde kabul edilmediler, kabul edilmemekle kalmayıp hep ayrımcılığa uğradılar.
Bugünlere kolay gelinmedi arkadaşlar. Çok büyük oyunlarla Aleviler ağır bedeller ödedi. Hep aynı taktiklerle yapıldı.
25.12.1935 tarih ve 2884 sayılı Tunceli Kanunu çıkartıldı, bakanlar kurulu kararı ile 4 Mayıs 1937 Dersim katliamı başlandı, binlerce ölü,yaralı,sürgün ,yakılmalar, yıkımlar yapıldı. Bu katliam, hiç bir zaman araştırılmadı, izin verilmedi.
Dersim katliamını hariç tutuyorum. Hükümette hangi parti olursa olsun, toplumumuzu ayrıştırmak isteyen karanlık ellerde hep devredeydi.
2)19-26 Aralık 1978de Maraş da, CHP iktidarı döneminde bir hafta boyunca Alevi evleri işaretlendi,yakıldı,yıkıldı onlarca insan öldürüldü, yaralandı bir şekilde engellenemedi. Hatta dönemin valisinin 8 ay önce Maraş da olaylar planlanıyor şeklindeki uyarısına rağmen.
3)29 Mayıs-3 Temmuz 1980 Çorum’da onlarca canımız katedildi, evleri yakıldı, yıkıldı taktik aynı, engellenmek istenmedi.
4)2 Temmuz 1993 Sivas Katliamı:
İnsanlık tarihinin, belki de en korkunç katliamlardan biridir 2 Temmuz Sivas Madımak Katliamı. Bu topraklarda Direncin simgesi ve Alevi inancının temel direklerinden biri olan Pir Sultan Abdal’ı anma etkinliklerinin dördüncüsünün düzenlendiği Sivas’ta, semah dönen gençlerimiz, yazarlar, deyişleri halen dillerimize pelesenk olmuş HASRET GÜLTEKİN, MUHLİS AKARSU, NESİMİ ÇİMEN GİBİ sanatçılarımız, aydınlar, 33 canımız 2 Temmuz 1993 Madımak Otelinde vahşice katledildi. Bu vahşi katliamın üzerinden otuz bir yıl geçti. Kim veya kimler yaptırdı, hükümet neden engellemedi? Neden araştırılmadı? Sivas katliamı, Alevi toplumu üzerinde oynanan oyunların bir benzeridir. Acımız ilk günkü kadar tazedir, otuz bir yıl boyunca Demokrasi, Laiklik,Cumhuriyet,Çağdaş değerleri ve Anadolu halklarının bir arada yaşama arzusunu hançerlemeyi hedef alan bu katliamın hesabı verilmemiş, adalet sağlanmamıştır.
Alla hu ekber nidalarıyla insan yakan zihniyetin de dinimizle, inancımızla uzaktan yakından alakası olmadığını ayrıca belirtmek isterim.
VE aynı karanlık eller, Sivas katliamından 2 gün sonra, Erzincan Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde akşam namazını kılıp camiden çıkan 28 canımızı kurşuna dizerek,5 canımızda evlerinde diri diri yakarak,33 insanımızı katletmiştir.Sivasta yakana da yaktırana da,Başbaglar da öldürenlere de öldürtenlere de bir kez daha kınamakla kalmayıp LANET okuyorum.
5)12-15 Mart 1995 Gazi ve Ümraniye’de, nerden geldiği belli olmayan kurşunlarla insanlar katedildi. Üç gün boyunca her türlü saldırı ve baskı yapıldı.17 Kişi bu saldırılar sonucu hayatını kaybetti.
Dersim katliamı hariç, tarihsel süreçte yaşanan bu katliamlara karşı, toplumumuzun birliktelik inancına sonuna kadar inanıyor, karanlık güçlere her zaman el birliğiyle gereken cevabı vereceğimize güveniyorum.
İZMİR (UHA) - HÜSEYİN ERGÜN
SON YAZILAR