İYİ Parti’den Antalya Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı olan Mustafa Duran, İYİ Parti il binasında düzenlediği törenle aday adayı olduğunu açıkladı.
İYİ Parti’den Antalya Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı olan Mustafa Duran adaylık açıklamasında. “Evet, ben babası Yozgat’ın Çandır İlçesi, annesi de Sarıkaya İlçesi’nden olan, Rahmetli Bahri Zorlu gibi, Kadir Baran, Mehmet Gül, Mustafa Kılıçarslan gibi Ülkü Devleri’nin doğduğu topraklarda, Yozgat’ta doğdum.
Almancı bir ailenin en büyük çocuğuyum İlk, orta ve lise eğitimimi Almanya’da tamamladım. Erzurum Atatürk Üniversitesi, Alman Dili ve Edebiyat Bölümü mezunuyum. Üniversite yıllarında Bizim Ocak ile başlayan siyasi hayatım, üniversite sonrası 1987 yılında ailece Antalya’ya geldiğimizde de devam etti. Anne ve babamı Antalya’da kaybettim. Bu topraklarda, Uncalı Mezarlığında yatıyorlar.
Rahmetli Turhan Atasever Başkan döneminde aktif olarak MHP içinde görev aldım. Daha sonra iş ve siyasi yaşamım Muğla Fethiye’de devam etti. 2002 de Muğla Milletvekili adayı ve 2004 yılında da Fethiye Çamköy Belediye Başkan Adayı oldum. İşim gereği tekrar Antalya’ya döndüğümde 2012 yılında Antalya Muratpaşa ilçe Yöneticiliği, 2015 yılında da Antalya Milletvekili Aday Adayı oldum. Yine 2015 yılında Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener Hanımefendi’nin çağrısı ile İYİLER HAREKETİ içinde yer aldım.
Türkiye için umut olan bu hareketin ve dolayısıyla partimizin her alanda gelişmesi için elini ve yüreğini ortaya koyanlardanım. Amacım her Türk gibi, her zaman Türk Bayrağını zirve de tutmak ve sonsuza kadar dalgalanmasını sağlamaktır. Dört çocuk babası olup, dört yabancı dili anadilim seviyesinde bilmekteyim.
AKP İktidarından yaka silken, daha İYİ bir yönetimi hak eden Değerli Arkadaşlarım. Cumhuriyetimizin 100. Yılını bile gönlünce kutlayamayan Türk Milleti’nin en çok ihtiyacı olan şey partimizin de adı olan İYİ sıfatını hayatımızın her anı için dilemek ve kullanmaktır. Bu vesileyle şahsınızda Aziz Türk Milleti’nin tüm ferdinin geçmiş Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, gelecek kuşakların çok daha İYİ günlerde kutlayabilmesi için sizleri Cumhuriyet karşıtı kimselerle top yekûn mücadele için birlik ve beraberliğe davet ediyorum.
İktidar yerelden başlar” denir. Bizler de bu yerel seçimlerde Antalya Halkını bulunduğu yerden, istediği, özlediği, olmayı dilediği, yani şu anda bulunmadığı yerlere getirmek için yola çıktık.
Yerel Yönetimlerin iki önemli ayağı vardır.
Birincisi proje, ikincisi kadro.
Bu konuda ayağı yere basan projelerim var. Onlara geçmeden önce sizlere şu sözü vermek istiyorum. Kadrolarımızı kesinlikle ve kesinlikle işi en iyi bilen kişilerle kuracağım, eş, dost ve akraba istismarına son vereceğim. Bir aileden 2,3,4 kişi işe alınmayacak. Ben eşi çalışan bir kardeşinizim. Çalışmayan kadınlarımızı üretime dâhil ederek onların gelir temin etmesi ve sosyal güvence altına girmesi için çalışmalar yapacağım.
Antalya’nın atıl alanlarını Antalya ekonomisine kazandırmak için harekete geçeceğim ve EXPO alanına bir Tarım Üniversitesi kurmak için gerekli girişimlerde bulunacağım.
En büyük sorunlarımızdan birisi de konut sıkıntısıdır. Yabancı istilası konut sıkıntısı yaratmış, en temel ihtiyacımızdan olan barınma sorunu had safhaya ulaşmıştır.
Buna destek olmak için ilk etapta tüm alt yapısı belediye tarafından yapılacak 50 bin kişilik sosyal konut yapmayı ve konut sorununa kalıcı çözümler bulmayı hedefliyorum. Bu benim kendimi kanıtlama projem olacaktır.
Akıllı kavşaklar ve katlı otoparklar ile daha organize bir toplu taşımacılık sistemiyle, bu konuya vakıf yetişmiş insan gücümüzle Antalya Trafiğini nefes alır hale getirecek ve kalıcı çözümler sunacağım.
Antalya’mız için bir marka olan Akdeniz Üniversitesi öğrencileri bizim geleceğimiz ve misafirlerimizdir. Bu kardeşlerimizin en önemli ihtiyacı olan barınma ve yemek sorunlarına çözüm bulacağım. Bu da bizim geleceğimize karşı bir görevimizdir. Bu görevime de sahip çıkacağım.
En önemli sorunlarımızdan biri olan ve belediyelerimizin sınıfta kaldığı sokak hayvanları konusunda dünya kentlerinde olan kalıcı çözümleri örnek alıp uygulayacağım. Bu konuda da sokak hayvanları ile ilgili dernekleri yanımızda göreceğimiz projelerim olacak. Hiçbir sokak hayvanı bakımsızlıktan ölmeyecek.
Otellerin bir şekilde işgal ettiği halk plajlarını halkımıza sunmak için çalışmalar yapacağım. Burada şu sözü vermek istiyorum. Makamında oturan, önüne gelen evrakı imzalayan, yetkileri tamamıyla devretmiş bir başkan olmayacağım.
Bir turizm ve sahil kenti olan Antalya’mızın en büyük sorunlarından biri olan ve devamlı basın tarafından uyarılan, halk tarafından şikayet konusu olan beach parklara kalıcı çözüm bulacağım. Yasal sınırlarını hatırlatacak ve istismarı engelleyeceğim.
Yerli halkımızın fahiş fiyatlar dolayısıyla gidemediği plajları mercek altına alacak ve sürekli denetleyeceğim. Buralarda da işgali bitireceğim.
Belediyemizin alacağı mal ve hizmet alımları ile ilgili ihalelerin kapalı kapılar ardında olmasını engelleyecek, ilgili alt yapıyı kuracak ve kameralar önünde ihaleler yapacağım.
Ve, ve, ve. Halkımızın milli duygularını negatif etkileyen Milli Bayramlarımızı bir konser ile geçiştiren uygulamalara son vereceğim.
Milli günlerimiz konserle değil o günün mana ve önemine yakışan etkinlikler ile kutlanacaktır.
Ben iyi tabiatlı, sanatsal ve kültürel mirasa değer veren, yapılan iyi projeleri kabul eden, yapanlara saygı duyan ve bunu devam ettirme çabasında olan bir kişiyim. Bu anlamda geçmişte bir Büyükşehir Belediye Başkanımız tarafından kurulan, daha sonra gelen belediye başkanı tarafından kapatılan şu anda atıl durumda depolarda çürüyen "Behlül Dal Sinema Müzesi" ni yeniden ayağa kaldırılacak, Altın Portakal Film Festivalinin bir parçası haline getirecek ve halkın ziyaret ettiği bir nokta yaratacağım.
Bunlar benim aday olmaya karar verdiğim andan itibaren yakın çevremle istişare ederek hazırladığım projelerden bazıları.
Asıl bizim o projeyi meydana getiren arkadaşlarım ile beraber bebek gibi büyüttüğümüz, şu anda bir delikanlı gibi koşan bir projemiz var. Belki de bir çoğunuzun ona ne zaman sıra gelecek diye düşündüğü bu projenin adı G.A.P yani Gücümüz Anadolu Platformu.
Önce Antalya, daha sonra Antalya İlçeleri ve nihayet tüm Türkiye'yi kapsama yolunda emin adımlarla yürüyen, geçmişte sözcüsü, hâlihazırda başkanı olduğum bu proje bir süredir Antalya’nın başına musallat olan Mülteci İstilası ve Yabancı Dilde Tabela konusunda halkımızı aydınlatan, yerel ve genel yönetimleri uyaran çalışmalar yapmaktadır.
Halktan olumlu tepkiler gelmesine rağmen yöneticiler duyarsız kalmaktadır.
Eğer Büyükşehir Belediye Başkanı olursam en önceliğim “Mülteci istilasına dur deyip onları kibarca göndermek olacaktır.
Kesinlikle ve kesinlikle yabancı dilde tabelalara “dur” demek olacaktır.
Bu bizlerin Türkiye’ye borcu ve vatandaşlık görevidir.
Çok zamanınızı aldım. Haklarınızı helal edin lütfen.
İçinde bulunduğumuz bu istilaya dur demek için karınca misali bir yola çıktım.
Genel Merkezim uygun görür de onay verirse sizlerle hep beraber çalışmak istiyorum.
Bu vesileyle geldiğiniz ve beni onurlandırdığınız, dinlediğiniz için hepinize teşekkür eder, sevgi ve saygılarımla selamlarım” şeklinde konuştu.
ANTALYA (UHA) - TANER ŞAHİN
SON YAZILAR