Seçim tarihinin netleşmesinden sonra artık “iktidara” aday ve seçimi kazanmak niyetinde olanlar açısından geriye…
Kendilerini ifade etmek kalır.
Çok gülünç bir durumdur!
Ne ki aylar geçmiştir, yıllar geçmiştir…
Bunca zaman kendilerini anlatamamışlardır!
Gel gör ki…
Sayılı gün içinde… Partilerinin misyonlarını ve hedeflerini öyle bir anlatacaklardır ki…
Sen de “tıpış tıpış” sandığa giderek, reyini kendisini öyle güzel anlatan aslan parçasına vereceksindir.
Bir başka gülünç durum da… Cumhurbaşkanlığına aday ya da çok fazla parlamenter elde etmek isteyen kişinin/siyasal partinin “seçim bildirgesi” yayımlamasıdır.
İşte zurnanın “zırt” dediği yer burasıdır:
Seneler önce bu minvalde bir köşe yazısı yazmış idim, bu yazıda, alan çalışması yapan bir anket firmasının sahibinin çok manidar şu cümlesine yer vermiştim:
“Seçmeni liderlerin söylemleri ve inandırıcılıkları etkiler. Yoksa partilerin beyannamesini halkın %1’i dahi açıp okumaz.”
Gerçekten de haklıydı anket şirketi sahibi…
Sizce de şunca seçim badireleri atlattık kaç seçmen bu özenle ve itinayla hazırlanmış “seçim beyannamelerini” okuyarak…
SANDIKTA SON KARARINI vermiştir?
İşte böyledir bizim buralarda, memleketimizde “demokrasicilik oyunu”…
Öyleyse bize düşen dilek:
Şansınız bol olsun!
SON YAZILAR