HEP HAM UMUT HAM UMUT ORADA SUKUTUHAYAL!

Türkiye’ye has bir özellik...

31 Mart tarihinde yerel seçim yapılacak; tabii ki eğer bir aksilik çıkmaz ise...

Mayıs ayları içinde genel seçimi-cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerini- yaptık ve artık bu seçimler arkada kaldı.

Evet, ekonomik panorama hiç iyi değil. Enflasyonist ortam, artık iyiden iyiye ülke üzerinde “karabulut” misali süreklilik arz eder duruma geldi. Pahalılık sözcük ve cümlelerinin eksik olmadığı gün veya mekân yok denecek kadar az.

Hanehalklarının bütçeleri bir türlü denk düşmüyor. Sanırım, devlet(siyasî irade=hükümet) bile “denk bütçe” tesis etmekte zorlanmakta iken, yurdum yurttaşlarının bütçede gedik oluşturmadan ayın sonunu görmeleri ancak “hülya misali”!

Aslında, eğitimden tutun da demokrasi reflekslerine, hak ve hukuk arayışlarından, gelecek beklentisi içinde olma ya da geleceğe dair hayal kurma, güvenli ve huzurlu bir ortamda yaşam sürmeye değin onca başlık…

Tamam da bunun şikâyet edileceği yer veya platform mahalli seçimler midir? Mahalli Seçimler/Yerel Seçimler, adı üzerinden hareketle belirli ve dar bir lokasyonda; büyükşehir ve kent ise burada, ilçelerde ise yine buralarda o yöre halkının temel ve günlük yaşam gereksinim ve ihtiyaçlarının giderilmesi ve çözümlenmesi veçhesinde görev ifa edecek kişi ve kadroların belirlenmesi seçimi iken…

Bu seçime çok büyük anlam(lar) yüklemek ve bunu bir beklenti hâlinde toplumsal algının yönetilmesi meyanında eşgüdüme sevk etmek, ancak bizim ülkemizdeki muhalefet cenahının yapabileceği bir şeydir.

Genel seçimlere daha en az beş sene var. Türkiye’nin cari dönemde yaşanan sıkıntılardan ötürü, mutsuzluğa ve yılgınlığa ve hatta karamsarlığa gark olmasının bir diğer sorumlusu, genel seçimlerde üzerlerine düşen vazifeyi lâyık-ı veçhile ifa edemeyen muhalefet partileri ama özellikle CHP’dir.   

BELEDİYELER

EKONOMİ